TRT Radyo Erzurum'un konuğu Iğdır Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu akademik personelinden Dr. Öğr. Üyesi Halide Köklü oldu. Köklü, konuşmasında Metsamor nükleer santrali hakkında önemli bilgiler vererek ilgili santralin, Türkiye'ye etkileri, alınan önlemler ve yapılan çalışmaları gündeme getirdi.
Konuşmasının ilk bölümünde Metsamor nükleer santralinin özelliklerine değinen Dr. Köklü, Ermenistan'ın Metsamor şehrinde bulunan bu santralin, 1976 yılında faaliyete geçtiğini ve Sovyetler Birliği döneminde inşa edildiğini ifade etti.
Köklü ardından “Dünyanın en eski teknolojisiyle çalışan bu enerji santralinin radyoaktif sızıntıları önlemek için gerekli çelik koruma kubbesi bulunmuyor. Ayrıca santralde çeşitli sismik güvenlik sorunları var.” dedi.
Metsamor Nükleer Santralinin Türkiye'ye Olan Etkileri
Konuşmasının devamında Metsamor nükleer santralinin Türkiye'ye olan etkilerine de değinen Dr. Köklü, santralin ülkemize yakınlığı dolayısıyla olası bir kazada Metsamor Nükleer Santrali’nden yayılan radyoaktif bulutların Türkiye’nin tamamını 9 gün içerisinde etkileyeceğine dikkat çekti. Köklü ayrıca bu durumun Türkiye'nin halk sağlığı ve çevresel etkiler açısından ciddi sorunlara yol açabileceğini vurguladı.
Türkiye’nin Aldığı Önlemlere Değinildi
Türkiye’nin Metsamor nükleer santraline karşı aldığı önlemler hakkında da bilgiler paylaşan Dr. Köklü, şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye, nükleer kazaların erken bildirilmesini destekleyen uluslararası sözleşmelere taraf ve Radyasyon Erken Uyarı Sistemi Ağı (RESA) gibi yerel uyarı sistemleri kuruldu. Böylece bölgedeki radyoaktif madde seviyelerinin düzenli olarak takip ediliyor. Bunun yanı sıra, sınır bölgelerden düzenli olarak toprak, bitki ve gıda örneklerinin toplanıp analizleri yapılıyor.”
“Türkiye, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumuna Başvuruda Bulundu”
Son olarak Metsamor nükleer santralinin kapatılması için ülkemizde yapılan çalışmalara değinen Dr. Köklü, “Türkiye, bu konuda ulusal ve uluslararası boyutta toplumu bilgilendirme çalışmaları yürütüyor. Ayrıca santralin faaliyetlerinin durdurulması için Uluslararası Atom Enerjisi Kurumuna başvuruda bulunuldu.” şeklinde konuştu.
Dr. Öğr. Üyesi Halide Köklü, TRT Radyo Erzurum'un Konuğu Oldu